Pazar, Mayıs 12, 2013

yine eksik bir sabah

0 teşebbüs
toz pembe ruyalara dalarak uyumak istediğimiz gecenin sabahında, hiçbir rengin yakışmayacağı kirlilikteki sabaha uyanabiliyoruz. olay yeri tasviri şu; yaklaşık bir yıl önce ülkesindeki savaşlardan kaçan grup grup insan, kapısını açan komşu ülkeye sığınıyorlar. aylarca yardım çadırlarında yaşayıp, daha sonraları kendileriyle evlerini, çarşılarını, dükkanlarını paylaşan yerli halkla yaşamaya alışıyorlar. ara ara "kendi ülkende ölmek, başka ülkede sığıntı ...
Continue reading →
Pazar, Eylül 16, 2012

farzedelim ki mektup yazdım

3 teşebbüs
bundan 3 yıl öncesi,3 yıl bir de birkaç hafta... hazırlık sınavı öncesi gittiğim ingilizce kursunda karşılaştık. ismi kurs olan ama bir sürü güzel zamanlı bir tanışma. başlarda daha kalabalıktık, birkaç ay sonra seyrelip biz bize kaldık. ben ve sevgili dostum. anlar paylaşmaya başladık, çoğu eforlu ve hızlı kimi durağan, şimdi onlara anılar mı demeliyim. bir süre daha beraberiz, bir süreden sonra... bir süreden sonrayı düşündüm işte ben. 3 yılı ...
Continue reading →
Cuma, Eylül 07, 2012

bugün

1 teşebbüs
hadi gölgedeki tek masayı kapmaya çalışan çocuklar olal ...
Continue reading →
Cuma, Haziran 08, 2012

sevdiklerimi dileme haftası

0 teşebbüs
unuttum! ben 5 haziranda sevgili bloguma yazı yazacaktım, sonra unuttum. bu blogumu 5 haziranda açmıştım çünkü. 5 haziran 2010. hem blogumun 2.yılını da kutlayıp, bir taş 2 kuş oldu diyecektim. çaktırmadan 5 haziran tarihi atsam şimdi de içim rahat etmeyecek. geç meç bir 5 haziran yazısı olsun. ya da 5 haziran ve ardından gelen hafta yazısı. malum mesafelerin uzaklığı, geç toparlanmalara ve dolayısıyla ardından gelen birkaç günün daha 5 haziran olarak ...
Continue reading →
Cuma, Mayıs 18, 2012

duraksamış an'ım

0 teşebbüs
hava yağmurlu, eve varana kadar 23 dakika yürüyeceğim.neyse ki sabahtan tedarikliyim bugün, şemsiyem yanımda. normalde şemsiye taşımam pek ben, bütün kış toplasan 10 kere anca kullanılmıştır şemsiyem. en son kullandığımda ters döndüğünü,kapatıp ıslana ıslana yürüdüğümü hatırlıyorum. şemsiyeyi açıyorum, 4 5 dakika sonra yağmur diniyor. gerçi hala ilkbahar mevsimindeyiz ama ben bu yağmurlara yaz yağmuru diyorum. yaz yağmuruna çok şarkılar, öyküler ...
Continue reading →
Çarşamba, Nisan 18, 2012

kıyamadığına, bir yerlerde kıyıyorlar

0 teşebbüs
selamlar. son zamanlarda yazmak isteyip,fırsat bulamadığım bir sürü konumdan birini yazma amacıyla açtım blogu ama ani bir değişiklikle aklıma takılan bir konucuk hakkında yazmaya meylettim. konucuk dediğime bakmayın, benim hassas noktalarımdan biri aslında. içerik olarak konucuk kalacak koskocaman konu. çok sevdiğiniz ve gözünüzden sakındıklarınızı düşünün. bırak canının yanmasını yanma ihtimali bile aynı acıyı yaşamışa dönmemize yeter. gece uyku tutmamasından, oturup yanında ağlamaya kadar hatta başka biri tarafından bir zarar gelmişse,kırılmışsa falan kişilere bilenmeye kadar gidebilir. mesela ...
Continue reading →
Çarşamba, Mart 28, 2012

eski dost bahar

0 teşebbüs
bahar mevsimi. kalın ceketleri atıp,renkli kıyafetlere geçip,elimizde dondurmayla bir sahil turu çimenler üzerinde çerez keyfi kalabalık ya da daha seyrek organizasyonlu geziler ya da bir yılın meyvesini toplayacağım zamandı belki de sımsıcak bir güneş bile yeterken hem de bahardı işte, söylemesi bile güzel, hecelerken bile ferah sonra bahar, yerine gelmesini hiç istemediğim bir misafir gibi, yolda olduğunu öğrendiğimde evde yokuz demek isteyip ...
Continue reading →
Pazartesi, Mart 26, 2012

müzik zamanı!

2 teşebbüs
mehmet erdem'i dinlemişliğiniz var mı? benim tanıma şarkım polis filmi soundtrackı olur ya ile olmuştu.ajda pekkan'ın olur ya'sını tanınmayacak hale getiren mehmet erdem o zamandan beri takibimdeydi. ismine çıkan şarkılar ise bu takipte bir türlü değişim,artış göstermiyor hatta sadece dizi ve film jenerik müzikleriyle sınırlı kalıyordu.neredeyse tamamı zamanında zaten bir şekilde dinlemiş, beğenmiş olduğum şarkılar yani.. leyla ile ...
Continue reading →
Perşembe, Mart 08, 2012

kalpteki kilitlerin nüshasız anahtarları

0 teşebbüs
kırmızı göz. ev ahalisinin bütün sevgisini abartılı abartılı göstermekten vazgeçemediği,  biricik kıymetli bembeyaz şirinler şirini tavşanımız. ben 2-3 yaşlarındayken kedi tarafından korkutularak ölen tavşanımız sonrası kapattığımız evcil tavşan beslemeye yeni adımımız. kırmızı göz adını kırmızı gözlerinden aldı. tüylü,4 ayaklı, üstüne üstlük bir de kemirgen olan bir varlık ne kadar sevimli olabilirse ondan çok çok daha sevimliydi kırmızı ...
Continue reading →
Pazartesi, Şubat 13, 2012

Marilyn ile bir hafta

0 teşebbüs
Marilyn Monroe ile bir hafta geçiren bir adamın gözünden Marilyn Monroe biyografisi. Colin Clark film setinde, kendini 3.sınıf asistan olarak betimleyen, film sonunda  neyin nesiymiş bu adam diye merak uyandıran,  Oxfort terk gerçek bir karakter. Marilyn Monroe'nun hiç kimsenin bilmediği yönlerine şahit olmuş. zindan adası, şantaj, aşk ve kül gibi filmlerden tanıdığımız Michelle Williams, aptal sarışın Marilyn Monroe olarak, gerçeğine ...
Continue reading →
Cumartesi, Şubat 11, 2012

Duyguların Rengi

0 teşebbüs
2 haftadır okumak istediğim, üzerinde kocaman New York Times en çok satanlar listesinde bir numara yazan kitabın filmi vizyona girmiş.biyografi,dram,politik, komedi türünde yapılmış Duyguların Rengi'nin filminin senaristliğini ve yönetmenliğini ismini ilk kez duyduğum Tate Taylor yapıyor. Film beyaz ve siyah renklerin duygusundan bahsediyor, beyaz ve siyahın ayrımından, mağduriyetinden ve tüm bunların ötesinde kaynaşmışlığından. renklere ...
Continue reading →
Cuma, Şubat 10, 2012

Artist

0 teşebbüs
İlk sesli sinema çekildiğinde, ömrünün çok uzun olmayacağı, sinemanın tamamen görsel olduğu ve sessiz olması gerektiği düşünülmüş. Fransız yapımı Oscar adayı The Artist moda ve mimik desteğiyle o zamanlardan sahneler sunuyor bize. Çoğu yorum filmin sıkıcılığı ve sığlığı yönünde ama ben gayet keyifle izledim.  Sesli sinemaya ilk geçişi, emektar bir sessiz sinema aktörü ve genç sesli sinema aktrisi üzerinden konu alıyor. Konuşmanın olmadığı, ...
Continue reading →
Cuma, Şubat 03, 2012

Amelie

2 teşebbüs
2001 Fransız yapımı romantik komedi filmi. Küçük ayrıntılarla mutluluk peşindeki bir kızın hikayesi. İsmindeki gibi muhteşem denebilecek kadar iyi bulmadım ama film renkleri çok güzel kullanılmış. sürekli aynı bu şekilde gülüyor, kocaman bakışları var Amelie'nin :) Etkileyici cümlelerin kullanılması gerçekten iyi olmuş. "sadece aptallar, gözyüzünü gösteren bir parmağa bakarlar" gibi. ...
Continue reading →
Çarşamba, Şubat 01, 2012

berlin kaplanı

0 teşebbüs
eyvah eyvah'ın da yönetmenliğini yapan hakan algül'den berlin kaplanı. başrol oyuncuları ata demirer ve tarık ünlüoğlu. filme gireceğimiz salonun önünde bir önceki seanstakilerin çıkışını bekliyoruz, kapı açılıyor ve dışarıya çıkıyorlar. fakat bir gariplik var, gözleri dolmuş bir sürü kişinin görüntüsüne çarpan ışık kornea ve merceğimizde kırılıp retinalarımız üzerine düşüyor, çomak ve koni reseptörler tarafından algılanıyor ve beyne gidiyor ...
Continue reading →

ejderha dövmeli kız

2 teşebbüs
artık yapabildiğim kadar izlediğim filmler ardından buraya kısa kısa birkaç cümle yazmaya çalışacağım. böylelikle izlediğim filmleri de unutmamak için çözüm bulmuş oldum sanırım. :) social network'un yönetmeni david fincher tarafından tekrar çevrilen film ejderha dövmeli kız. son 007 james bond daniel craig oyunculuğu başarılı ve film sürükleyici,  türü gerilim olmasına rağmen izleyiciyi gerim gerim germiyor. afişindeki sıkıcılık filmde ...
Continue reading →
Cumartesi, Ocak 28, 2012

tanyeri ağarırken verdiği sözü, şafak vakti tutamayanlar

1 teşebbüs
not: bu yazı vicdani rahatsızlıklardan biraz arınarak ve yandaki en çok oyu alan esprili yazı önderliğine yazılmıştır. bu sefer kişisel bir problem konum, belki hayatının bir kısmında böyle bir suçluluk hissi yaşayanlar vardır da anlayabilirler beni diyerek anlatmaya geçiyorum. suç deyince, çoğunluğun aklına geleceği gibi verdiği sözü tutmamaktan sabıkalıyım. tutmama değil de tutamama diyelim. tutamama değil de kendince olabilecek her ...
Continue reading →
Pazar, Ocak 22, 2012

kendini kadayıf sanan pasta

2 teşebbüs
son zamanlarda en çok sevdiğim tatlı, hem akışkan hem de ağızda kıtır kıtır çiğnenen 'kendini kadayıf sanan pasta'. aslında onun ismi bu değil tabi, google'da bu ismi aratınca bir sonuç vermedi, bu dahiyane isim boşta kalmış yani, ben de müsait gördüm. onu şimdilik öyle anıyoruz. ilk defa yediğimde hayran kalıp, hemen tarifini alıp denemiştim. o gün bugündür favorilerimden. hem hafif, hem pratik hem de gerçekten lezzetli diye biraz daha ...
Continue reading →
Cuma, Ocak 13, 2012

kurtuluş son durak

0 teşebbüs
Son zamanların en büyük sorunlarından biri de kadınlara uygulanan şiddet. Ya da son zamanlarda gündeme gelen sorunlardan diyelim. Kasım ayında bir haftaya bile sahip, ‘kadına şiddete son haftası’ isimli. Birçok kişi gibi ben de böyle bir haftanın olmasını acı bulanlardanım, acı çoğu kadının bu hafta da dahil ömürlerinin önemli bir kısmında hissettiği duyu.Şiddetin her türlüsü insani duyguların dışında olduğu kadar sağlıklı ...
Continue reading →
Pazar, Kasım 20, 2011

3 idiot, hepsi de birbirinden idiot!

5 teşebbüs
hint filmleri hakkında ne düşünürsünüz? mesela ben her zamanki gibi önce "kıyafetleri farklı" derim.bunun yanında müzikleri farklı,dilleri,inanışları,mimikleri vs olarak devam edilebilir. dolayısıyla hiç bilmediğim bir film izleyeceksem genellikle hadi hint filmi olsun deme olasılığım düşük.e ama şimdi bunu anlatabilmem için bir şekilde izlemiş olmam da lazım.öyleyse bu filmi birileri tavsiye etmiş demek,hem de kaç tane birilerinden tavsiyeli ...
Continue reading →
Perşembe, Kasım 10, 2011

bir sabah uyandığında...

0 teşebbüs
Bir sahne hayal edelim.yurtdışında senelerce okumuş ve yıllar sonra ülkesine,evine dönen bir adam… seneler sonra ailesiyle geçireceği günlerin hayali ve bir de sevdiği kızla kuracağı yuva…yuva dediysek öyle hazıra yerleşmeyecek delikanlı.önce sevdiğini ikna edecek,sonra unuttuğu topraklarda sıfırdan bir düzen kuracak.e tabi hemen ikna edemeyecek bizimki kızı ama o beklediği gün geldiğindeki mutluluğuna değer çabası.yepyeni bir düzen kuruyorlar ve ...
Continue reading →
Pazartesi, Ekim 24, 2011

deprem ömürlüğümden

0 teşebbüs
deprem,söyleyişte 2 hece.derinde bir doğal afetin fizikselliğinden ayrı,derin ve çokca kederli bir kelime. 99 depremi tanıştığım ilk depremdi benim.henüz ilkokul 3.sınıfa başlayacaktım.her gün deprem haberleri dinliyor,yaralı-ölü depremzedeleri görüyorduk.zede ilk defa duyduğum 2 heceli kederden çok yaralayıcı kelime. annemin onları izlerkenki gözyaşlarını hatırlarım.hayatta en dayanamayacağım şeyin gözyaşı olduğunu o zamanlar tekrar tekrar anlamıştım. deprem ...
Continue reading →
Çarşamba, Ağustos 24, 2011

sonbahar

0 teşebbüs
Baharlar insan ömrünün yarısı..sordum ilkbahar mı sonbahar mı iki bahardan hangisi tercih edilir diye.İlkbahar dedi herkes tereddütsüz, tıpkı benim gibi.. ilkbahar yeşildi çünkü.Rengarenk çiçekleri vardı, tazeydi herşey. Kuşlar cıvıldıyordu, denizin dalgası bir başkaydı bu mevsimde.Güneş sıcacıktı artık dışarı çıkarken soğuktan korkmuyordu insan. Sonbaharsa soğuktu; ağaçların yaprakları yoktu, olanlar da sarıydı artık. Doğa cazibesini kaybetmişti ...
Continue reading →

çocukluğumun efsanesi:sigara böreği :)

0 teşebbüs
Not:okuduğunuz bu yazıda olay ve ifadeler hayal gücü olup,gerçekler abartılarak aktarılmıştır:)) Efsane sigara böreği... Sigara böreği hakkında yazmadan önce tarih araştırması yapmam gerektiğini düşündüm.Uzun bir araştırma evresi geçirdim;yani googleda search ettim."Hamurun icadından sonra ingiliz aşçı Albert Cigarette tarafından Mezopotamya topraklarında keşfedilmiştir" şeklinde bir ifade aradı gözlerim. Ama çok enterasandır ki sigara böreğinin ...
Continue reading →

hayata bakış:vazgeçilmezler

0 teşebbüs
Mumdan dişler yapıyoruz labaratuvarda.Şöyle bir baktım etrafıma.Kimi eliyle şekillerdiriyor mumunu,kimi alet kullanıyor.Herkesin amacı aynı ama yöntemi farklı.Modeller aynı olsa da ortaya çıkanlar çeşitli.Genelledim o an durumu:Hayatı şekillendirmek..Neye dikkat ederiz hayatı belirlerken,neye göre şekillendiririz yaşamımızı?Çizgilerimiz neye göre belirlenir? Vazgeçilmezlerimiz...Attığımız her adımda durup düşünmemizi sağlayacak çizgiler.Hayatı ...
Continue reading →

yitik mazimin sevdası

0 teşebbüs
Köşe başı yol üstü çocukluğumun her karesi akşamsefası çiçeğiyle dolu benim. Her açık hava serüvenimde, akşamsefalarım beklerdi beni, güneşin batmakta olduğu herhangi bir köşede. Bırakır elimde ne varsa, unutur gideceğim yönü girerdim akşamsefalarının dünyasına izinsiz.Zamanı durdurur hırsla çıkarırdım içindeki siyah tohumunu. Gayretimi o dakika şahlandırır zevkle azmi birleştirir bütün tohumları teker teker ayırırdım yuvasında. Vicdanım kararsız, ...
Continue reading →

nesiller değişirken

0 teşebbüs
yoğun dönemin durulmasıyla bir süredir ihmal ettiğimi farkettim küçük maskotumu.gece masal seanslarımız uzunca bir araya girdi.her gece 2 tanede anlaşmıştık,eğer bir gece atlarsam ertesi gün 4 tane ceza çarptırıyordum.internetten masal araştırmak o saatteki en büyük sorumluluğumdu benim.bazen üşenip kendim masal dünyasına yeni eserler katıyordum.masal anlatmanın püf noktaları vardır.ince bir ses tonuyla yavaş ve tane tane anlatılmalı.aksi takdirde ...
Continue reading →
Cumartesi, Ağustos 06, 2011

Sakız hanım ve Mahur bey

1 teşebbüs
Boyası sıyrılmaya başlamış komidinin çekmecesini açtı,içinden soluk fotoğrafı çıkardı.yıllar öncesinin fotoğrafına ne zaman baksa aynı heyecanı yaşardı Sakız hanım.yıllar öncesinin hatırası o kadar tazeydi ki,Sakız hanım fotoğrafı her çekmeceye yerleştirişinde gözyaşlarına hakim olamaz,birkaç tanesini damlatarak eskimesini daha da körüklerdi.gerçi kağıdın eskimesi yüreğinde tam aksi yönde etki yapıyordu. Son bir kez baktı tekrar fotoğrafa.Sakız ...
Continue reading →
Blogger tarafından desteklenmektedir.

Labels